TÜİK’in verilerine göre; 2014 yılında yabancılara 18 bin 959 konut satılırken 2018’de bu sayı 40 bin 44 olmuştu. Son 4 yılda yabancılara satılan konut sayısı 150 bini aştı.
Antmen, teklifinde Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı alma hakkının elde edilmesi, başvuru yaparak bahsi geçen satın almaları yapan yabancı uyruklu kişilerin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına sahip olma süresinin de düşürüldüğünü ifade ederek “Bu nedenle de birçok yabancı uyruklu kişiye çok hızlı bir şekilde vatandaşlık verilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı konusu, konut satış reklamları ile Arap kanallarında dönmektedir. Ülkemiz açısından utanç verici olan bu reklamlarda ‘Türkiye’den 1 ev alana 1 pasaport hediye’ şeklinde milletimizin tarihsel birikimine adeta hakaret olan cümleler yer almaktadır” ifadelerini kullandı.
Teklifte yer alan bazı başlıklar şu şekilde;
TÜRKİYE’DE VATANDAŞLIK KARABORSAYA DÜŞTÜ
“Türkiye adeta vatandaşlık hakkını karaborsada satan bir ülke durumuna düşürülmüştür. Oysa vatandaşlık alma hakkı gibi önemli bir konuda çağdaş ülkeler çok önemli kriterler belirlemiştir. Örneğin Avrupa Birliği'nin ekonomik alanda en güçlü ülkeleri arasında gösterilen Almanya, kendi ülkesinde iş kurmak isteyenlere 250 bin Euro karşılığında oturum izni vererek ileriki yıllarda ise vatandaş olma şansı sunmaktadır.
Kanada'da ise vatandaşlık hakkı elde etmek için 800 bin dolarlık bir banka hesabı ve en az 400 bin dolarlık bir yatırım yapmak gerekmektedir.
Yunanistan'da en az 250 bin liralık konut alanlara 5 yıl boyunca oturum izni hakkı verilmekte, bunun yanında ise ülkede 300 bin Euro’luk istihdam sağlayana ise 3 senelik çalışma ve oturma izni verilmektedir.
Amerika'da bazı özel bölgelerde en az 500 bin dolarlık yatırım yapanlar veya 1 milyon dolarlık bir iş kuranlara süre sınırı olmaksızın oturum izni sağlanmaktadır. Yatırımlar 5 yılı geçtiğinde ise vatandaşlık hakkı ortaya çıkmaktadır”
ÜLKELER KENDİSİNE KATKI VARSA VATANDAŞLIK VERİR
“Bütün ülkeler kendi ülkelerine bir katkı sunulması, ekonomik olarak artı değer sağlaması ve istihdam yaratılması koşulu ile önce oturma izni, yıllar sonra ise bu katma değerlerin devamına bakılarak vatandaşlık hakkını verirken; Türkiye ise vatandaşlığını, iç politika malzemesi yaparak gayrı ciddi bir şekilde salt paraya ve günlük siyasi konjonktüre bağlayarak verir hale gelmiştir. Bu durum ayrıca ciddi güvenlik riskleri oluşturmaktadır. Kendi ülkelerinde aranan bazı suçluların bile kolay vatandaşlık hakkı nedeniyle Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlığı almak istediği belirtilmektedir”